20 Mayıs 2013 Pazartesi

Tarihi Sıfırdan Yazan Yer: Göbekli Tepe

1995 yılında Alman Prof. Klaus Schmidt tarafından yapılan kazılar sonucu ortaya çıkan bu yer insanlık tarihi hakkında bildiklerimizi sıfırdan değiştirmemize neden oldu. Verilere göre bu yer yerleşim için yapılmamış. Bu yapıların dini amaçlı yapılmış olduğu biliniyor. Yani şunu söyleyebiliriz ki bunlar yeryüzündeki ilk tapınaklar. Yapı T şeklinde sütunlardan oluşuyor ve bunların üzerinde çeşitli hayvan resimleri kazınmış. Henüz taş çağında tarım ve yerleşim alanları yokken böyle bir yapının nasıl yapıldığı bizleri şaşırtan konular arasında. Toprakla neden örtüldüğüyse hala gizemini koruyor. Bu yapı hakkında edindiğimiz bilgiler İncil’de belirtilen bilgilere uymuyor bu yüzden bildiğimiz bir çok şeyin yanlışlığını ispatlayan etkenlerden biri.
Schmidt ‘’ 14 bin yıllık Göbekli Tepe, aslında Adem’le Havva’nın yaşadığı ‘Garden of Eden’ olarak anılan kutsal mekan ‘’ diyor. Yani Schmidt buranın ‘’Cennet Bahçesi’’ olarak geçen Adem ile Havva’nın yasak elmayı yiyerek kovuldukları yer olduğunu öne sürdü.
 Piramitlerden 7 bin 500 yıl önce inşa edildiği tespit edilen Göbekli Tepe bulunan en önemli eserler arasında hiç şüphesiz. Bulunuş hikayesi ise biraz değişik. 1994’te sürüsüyle Şanlıurfa’nın o bölgesinde gezen bir çobanın dikkati sayesinde bulundu.
 Tam 14 bin yaşında piramitlerden bile daha eski,yaşamın,insanlığın başladığı yer Göbekli Tepe kesinlikle tarihin değişmesine neden oldu. Hala aydınlatılmayı bekleyen bir sürü gizemi ise su yüzüne çıkardı. İngiliz Daily Mail gazetesi ise ‘’ Medeniyetten ve her şeyden önce Göbekli Tepe vardı.’’ İfadesini kullandı ve merakımızı bin kat daha arttırdı. Bir iddiaya göre ise orada mezar inancının bulunmadığı açığa konulan ölülerin yırtıcı kuşlar tarafından yenildiği bunun ölünün ruhunu göğe çıkardığına inanıldığı yönünde. 17 yıldır yapılan kazılar gösteriyor ki Göbekli Tepe kesinlikle çözülmesi gereken bir sır, tarihle ilgilenenler içinse bir merak kaynağı. Böyle bir yapının Türkiye’de çıkarılması ise gurur verici. Bu yaşadığımız toprakların tarihinin çok eski olduğunu gösteren bir kanıt. Tarihte bulunamayacak sır yoktur, önemli olan araştırmasını bilmek.